HABERLER Web Sitemiz Yayında!

L2 Vertebra Kırığı Nedir?

DETAYLAR

SÜRE

2 min

KATEGORİ

BLOG

YAZAR

Op. Dr. Caner Sarıkaya

L2 kırığı, bel omurgasında yer alan ikinci lomber vertebranın (L2) yüksekliğinde kayıp oluşmasıyla tanımlanır. Bu tür kırıklar genellikle osteoporoz ya da tümöral hastalıklar sonucu gelişir. L2 omuru, omurganın dengesinde önemli bir rol oynar ve bu bölgedeki bir hasar sinir sistemine baskı yaparak ciddi sonuçlara yol açabilir.

 

L2 Vertebrası ve Omurgadaki Yeri

L2, omurganın bel bölgesindeki ikinci lomber (L) omurdur. Bel omurgasında L1’den L5’e kadar beş adet lomber vertebra bulunur. L2, hem üstteki torakal bölge (T12) hem de alttaki lomber yapılarla önemli ilişkiler içerisindedir. Torakal omurgada da T9, T10, T11 ve T12 gibi vertebra kırıkları görülebilir, fakat L2 kırığı belde en sık karşılaşılan kırıklardan biridir.

 

L2 Kırığının Nedenleri

L2 kırığı, çoğunlukla şu faktörlere bağlı olarak gelişir:

  • Osteoporoz: Kemik yoğunluğunun azalması sonucu gelişen kırıklar.
  • Tümörler: Omurga içine veya çevresine yerleşen kitlelerin kemiği zayıflatması.
  • Travma: Düşme, trafik kazası veya ani yüklenmeler.

Tanı ve Görüntüleme Yöntemleri

L2 kırıkları, genellikle aşağıdaki yöntemlerle teşhis edilir:

  • MR (Manyetik Rezonans): Sinir dokusuna baskı olup olmadığını gösterir.
  • BT (Bilgisayarlı Tomografi): Kırığın detaylı yapısını ortaya koyar.
  • Direkt grafiler (röntgen): İlk değerlendirme için kullanılır.

Bazı durumlarda kırık sinirlere baskı yapabilir. Böyle durumlarda cerrahi tedavi gerekebilir.

L2 vertebra kırığı mr görüntüsü

L2 Kırığı Tedavi Yöntemleri

  1. Açık Cerrahi

Eğer kırık, omurilik ya da sinir köklerine baskı yapıyor, hastada ağır ağrı, güç kaybı veya duyu kusuru gelişmişse, açık cerrahi tedavi tercih edilir. Bu tür özellikli vakalarda amaç, sinir dokusunu serbestleştirmek ve omurgayı yeniden stabilize etmektir.

 

Cerrahi işlem sırasında omurgaya pedikül vidaları ve rod sistemleri yerleştirilerek mekanik destek sağlanır. Ayrıca, osteoporozlu hastalarda, kemiğin sağlamlığı düşük olduğundan sementli vida kullanılır. Bu yöntem, vidaların kemiğe daha iyi tutunmasını sağlayarak stabilizasyonu güçlendirir.

 

Bazı durumlarda ise, özellikle kemiğin çok zayıf olduğu bölgelerde, kırığın üstüne veya altına kemik çimentosu (sement) enjekte edilerek kemiğin dayanıklılığı artırılır. Bu teknik, hem kırık iyileşmesini destekler hem de olası yeni kırıkların önüne geçilmesine yardımcı olur.

 

Açık cerrahi sonrası hastalar, çoğunlukla 24–48 saat içinde taburcu edilebilir. Eğer ciddi bir sinir hasarı yoksa, hastaların çoğu 10 gün içinde günlük işlerine dönebilmektedir.

 

Bu süreler ortalama değerlere dayalıdır ve hastanın yaşı, eşlik eden hastalıkları ve genel durumu gibi etkenlere bağlı olarak uzayabilir. İyileşme süreci boyunca fiziksel kısıtlamalara dikkat edilmesi ve doktorun önerilerine uyulması büyük önem taşır.

  1. Vertebroplasti ve Kifoplasti: Kapalı (Minimal İnvaziv) Tedavi Yöntemleri

Kırığın tipi uygunsa, özellikle omurilik ve sinirlerde bası yoksa, daha az invaziv olan vertebroplasti veya kifoplasti yöntemleri tercih edilebilir. Bu işlemler genellikle lokal veya genel anestezi altında uygulanır ve açık cerrahiye göre daha az risk taşır.

 

Vertebroplasti Nedir?

Vertebroplasti, kırık olan omurun içine özel bir iğne aracılığıyla kemik çimentosunun (polimetilmetakrilat) enjekte edilmesidir. Bu işlem omurgayı güçlendirir, ağrıyı hızla azaltır ve hastanın hareket kabiliyetini artırır. Ancak bu yöntemde omurun yüksekliği korunmaz ya da eski haline getirilmez.

 

Kifoplasti Nedir?

Kifoplasti, vertebroplastiye benzer şekilde uygulanır ancak ek olarak balon tekniği kullanılır. Kırık omur içine bir balon yerleştirilerek önce kemiğin çökmesi hafifçe düzeltilir ve ardından balonun açtığı boşluğa çimento enjekte edilir. Bu sayede hem ağrı azaltılır hem de omurun yüksekliği kısmen restore edilir.

 

Taburculuk, İyileşme Süreci, Avantajı

Bu işlemler sonrasında hastalar genellikle aynı gün ya da ertesi gün taburcu edilir. Cerrahi kesi olmadığı için iyileşme süreci oldukça hızlıdır. Ciddi bir sinir hasarı yoksa ve hastanın genel durumu uygunsa, çoğu hasta 3–7 gün içinde günlük yaşam aktivitelerine ve hafif işlerine dönebilir.

 

Avantajlar

  • Kısa hastanede kalış süresi
  • Daha az ağrı ve daha hızlı mobilizasyon
  • Düşük enfeksiyon ve komplikasyon riski
  • Genel anestezi gerektirmemesi (özellikle yaşlı ve ek hastalığı olan hastalar için avantaj)

3. Osteoporotik Kırıklarda Sistemik Tedavinin Önemi

L2 kırığı gibi osteoporotik kaynaklı omurga kırıklarında yalnızca lokal tedavi yeterli değildir. Osteoporoz sistemik bir hastalık olduğu için, bu tür vakalarda mutlaka sistemik kemik güçlendirici tedavi de başlanmalıdır.

 

Bu tedaviler sayesinde yalnızca mevcut kırığın iyileşmesi desteklenmez, aynı zamanda hastalarda ileride gelişebilecek kalça kırıkları, diğer omurga kırıkları ve genel kemik kırılganlığının da önüne geçilmiş olur.

L2 Kırığı İyileşme Süreci ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

L2 kırığında iyileşme süreci kişiye göre değişse de genellikle 4-6 hafta arasında değişir. Osteoporozu olan bireylerde bu süre uzayabilir. İyileşme sürecinde:

  • Ani hareketlerden kaçınılmalı
  • Destekleyici korse kullanılmalı
  • Doktor önerisiyle fizik tedavi sürecine başlanmalıdır
Sıkça Sorulan Sorular

1.L2 kırığı iyileşme süresi ne kadardır?

Hafif kırıklarda 4–6 hafta, cerrahi gerektiren kompleks durumlarda ise 3 aya kadar uzayabilir.

 

Omurga kırığında yapılmaması gerekenler nelerdir?

Ağır kaldırmak, ani bükülmeler, uzun süre oturmak ve doktor önerisi dışında egzersiz yapılmamalıdır.

 

2.Lomber vertebra kırığı nasıl iyileşir?

Lomber vertebra kırıkları, hastanın durumuna göre çeşitli yöntemlerle tedavi edilebilir. Dinlenme, korse kullanımı, kemik yoğunluğunu artıran ilaç tedavileri ve gerekirse cerrahi müdahale ile iyileşme süreci desteklenir.

 

Cerrahi müdahalede kullanılan yöntem (açık veya kapalı) iyileşme süresini etkiler. Açık cerrahi sonrası iyileşme süresi daha uzun olabilirken, kapalı teknikler (vertebroplasti, kifoplasti gibi) ile daha kısa sürede günlük yaşama dönüş mümkündür.

 

3.Belde kırık kaç günde iyileşir?

Belde meydana gelen kırıklar, hastanın genel sağlık durumu ve kırığın şiddetine bağlı olarak farklı yöntemlerle tedavi edilebilir. İyileşme sürecinde genellikle şu yaklaşımlar uygulanır:

  • Dinlenme ve fiziksel aktivitenin kısıtlanması
  • Korse kullanımı ile omurganın desteklenmesi
  • Kemik yoğunluğunu artıran ilaç tedavileri
  • Gerekli durumlarda cerrahi müdahale

Basit kırıklarda sadece korse kullanımı yeterli iken, Kompleks kırıklarda uygulanan cerrahi yönteme göre iyileşme süresi değişiklik gösterir. Açık cerrahi sonrası iyileşme süreci daha uzun olabilirken, kapalı teknikler (örneğin vertebroplasti veya kifoplasti) ile hastalar daha kısa sürede günlük yaşamlarına dönebilir.

 

4.Omurga kırığı eski haline döner mi?

Omurga kırıklarında, özellikle L2 gibi yük taşıyan segmentlerde, tedaviye erken başlanması ve sürecin doğru yönetilmesi durumunda fonksiyonel iyileşme büyük ölçüde mümkündür. Bu, hastanın ağrısız bir şekilde günlük yaşamını sürdürebilmesi ve hareket kabiliyetini geri kazanabilmesi anlamına gelir.

 

Ancak her kırık, özellikle osteoporotik ve çökmüş omurlar, tam anatomik düzelmeye ulaşamayabilir. Özellikle omur yüksekliğinde kayıplar ve yapısal bozulmalar kalıcı olabilir.

 

Sinir Hasarı Varsa Erken Cerrahinin Önemi

Eğer kırık, omurilik ya da sinir köklerine baskı yapıyor ve bu baskıya bağlı olarak güç kaybı, uyuşma, idrar-tutma sorunları gibi nörolojik belirtiler gelişmişse, erken cerrahi müdahale hayati önem taşır.

 

Bu tür durumlarda sinirin üzerindeki baskının hızla kaldırılması gerekir. Erken yapılan cerrahi sayesinde:

  • Sinir hasarının kalıcı hale gelmesi önlenebilir,
  • Kas gücü ve hissiyat korunabilir,
  • Hastanın fonksiyonel iyileşme şansı artar.

Geç kalınan cerrahilerde sinirlerde kalıcı hasar oluşma riski artar ve bu da uzun vadeli güç kayıplarına, yürüme bozukluklarına ya da bağırsak–mesane kontrol sorunlarına yol açabilir.

 

Bu nedenle sinir basısının varlığı, cerrahi zamanlamasını belirleyen en kritik faktörlerden biridir.

 

Vertebroplasti ameliyatı, çökme veya kırık olan omur gövdesine özel bir kemik çimentosu enjekte edilerek omurganın güçlendirilmesini ve ağrının azaltılmasını sağlayan minimal invaziv bir tedavi yöntemidir.

Devamını Oku…

Omurga kırığı ameliyatı, kırık omurların vidalar ve plaklar kullanılarak sabitlenmesi veya çimento enjeksiyonu ile güçlendirilmesi yoluyla omuriliğin korunmasını ve hastanın hareket kabiliyetinin geri kazanılmasını amaçlayan cerrahi bir işlemdir.

Devamını Oku…

Omurga kırığı olursa, omurların bütünlüğü bozulur ve bu durum şiddetli ağrıya, hareket kısıtlılığına veya omurilik hasarı gelişirse felç gibi ciddi nörolojik sorunlara yol açabilir.

Devamını Oku…

Bize Ulaşın
Merhaba, size nasıl yardımcı olabiliriz?